Hangi soruya cevap arıyorsun?
Yeme bozuklukları adolesan dönemde en sık rastlanan problemlerdendir. Genellikle ergenlik çağındaki kızlarda görülür. Yeme bozukluklarından en yaygın olarak karşılaşılanı anoreksiya nevrozadır.
ANOREKSİYA NERVOZA NEDİR ?
Anoreksiya nevroza, zayıf bir bedene sahip olma isteği ve şişmanlık konusunda aşırı korkunun bireyin kilo verme amacıyla besin alınımını aşırı kısıtlanması, kendini kusturma, aşırı egzersiz gibi çeşitli davranışlara yönelmesine neden olan bir yeme bozukluğudur. Başlangıç yaşının en sık görüldüğü grup 15-19 yaş aralığındaki bireylerdir. Kadınlarda erkeklerden daha yaygın olarak görülür.
ANOREKSİYA NERVOZAYA NEDEN OLAN FAKTÖRLER ?
Anoreksiyanın nedenleri arasında biyolojik, psikolojik ve çevresel faktörler önemli rol oynamaktadır.
Biyolojik faktörler;
Anoreksiyanın nedenleri arasında genlerin etkisi tam olarak kesinleşmemesine rağmen genlerin bazı insanları hastalığa karşı savunmasızlaştırdığı gözlenmiştir.Ayrıca yapılan biyolojik çalışmalarda anoreksiya nervozalı hastaların birinci derece akrabalarında ve tek yumuta ikizlerinde hastalanma oranı çift yumurta ikizlerinden daha fazladır.
Psikolojik faktörler;
Anoreksiya nevroza daha çok boyun eğen, mükemmeliyetçi, utangaç, depresif ve obsesif eğilim taşıyan genç kızlarda sık görülmektedir. Anne çocuk arasındaki iletişim bozukluğu ,sevgi bağlarının yetersizliği anoreksiya nervozayı etkileyen faktörlerdendir. Ayrıca stresli yaşantıya sahip olanlarda normal yaşam sürenlere göre görülme sıklığı iki kat daha fazladır.
Çevresel faktörler;
Adolesan dönem bireyin dış görünüşü ve vücuduyla ilgili kaygılarının artmaya başladığı bir dönemdir. Bireyler bu dönemde arkadaş çevresi ve medyadan etkilenirler. İnce olmanın avantaj olarak görülmesi, genç kızların mankenlere özenmesi diğer çevresel etkenlerdendir.
ANOREKSİYA NERVOZA TANI KRİTERLERİ VE BAŞLICA BELİRTİLERİ
Amerikan psikiyatri birliğinin sınıflama sistemine göre anoreksiya nervoza tanısı koymak için gereken kriterler aşağıdaki gibi tanımlanmıştır.
1) Yaşı ve boy uzunluğu için olağan sayılan en az kilo ya da bunun üzerinde bir vücut ağırlığına sahip olmayı kabul etmeme.
2) Beklenenin altında bir vücut ağırlığına sahip olmasına karşın kilo almaktan ya da şişman biri olmaktan aşırı korkma.
3) Kişinin vücut ağırlığını ya da biçiminde bozukluk olması, kendini değerlendirmede vücut ağırlığı ya da biçiminin anlamsız bir etkisi olması ya da o sırada vücut ağırlığının düşük olmasının önemini inkar etme.
4) Kadınlarda menarş sonrası amenore, yani, en az üç ardışık siklusun olmaması.
Anoreksiyalı bireylerde görülen başlıca belirtiler şu şekilde sıralanabilir.
*Hasta ilk olarak şişmanlama kaygısı ile diyete yönelir.
*Diyetten önce tatlılar, hamur işleri gibi yüksek kalorili besinleri çıkarır. Sonra yediği her besin için kalori hesabı yapmaya başlar.
*Kalori kısıtlayarak yaptığı diyete ek olarak diüretik ve laksatif türü ilaçlar kullanır.
*Hasta yaptığı sıkı diyetin yanında ağır egzersizler yapar. Bu davranışlar başkaları tarafından fark edilinceye kadar hastalık ilerlemeye devam eder.
Bu belirtilerin yanında anoreksiyalı bireylerde; uykusuzluk, duygusal durumda oynamalar, sinirlilik, içe çekilme, karşı cinsle iletişim kuramama sık görülür.
*Hipotansiyon, kalbin normalden yavaş atması, kalp ritminin düzensizleşmesi, böbrek sorunları, parmaklarda kendini kusturmaya bağlı olarak cilt derisinde kalınlaşma ve sertleşme, deride ve saçlarda kuruluk, kabızlık, kansızlık anoreksiyalılarda görülen diğer belirtilerdendir.
ANOREKSİYA NERVOZADA TEDAVİ
Bireylerin vücut ağırlıklarının düzeltilmesi, zayıflama düşüncesinin azaltılması, bireye özgüven kazandırılması, fiziksel ve psikolojik bozuklukların giderilmesi tedavinin amaçlarındandır.
Tedaviden başarılı sonuçlar alabilmek için ağırlık kazanımı bireysel ve ailesel terapi ile olmalıdır. Bireyin tedavi ekibine güvenmesi sağlanmalı, tedavinin sadece ağırlık kazanımıyla ilgili olmadığına inandırılmalıdır. Yemek zamanlarında bireyler yemeye teşvik edilmeli, kilo alımıyla ilgili korku ve sorunları bireylerle birlikte çözülmelidir. Bireyin ağırlık kazanımı düzenli bir şekilde izlenmelidir.
Kaynakça:
*Arıca, S., Arıca, V., Arı, M., & Özer, C. (2011). ADOLESANDA YEME BOZUKLUKLARI. Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi, 2(5).
*Kaya, N., & Cilli, A. S. (1997). Anoreksiya nervoza. Genel Tıp Dergisi, 7(2), 107-110.
*ÇAKA, S. Y., ÇINAR, N., & ALTINKAYNAK, S. Adolesanlarda Yeme Bozuklukları.