Gıdanın duyusal özelliklerinin iyileştirilmesi, faydalılığının arttırılması amacıyla katkılandırılması ya da yararlı özelliklerinin arttırılması, fizyolojik özelliklerinin iyileştirilmesi gibi amaçlarla üretilen ürünlere ilk kez 1984 yılında Japonya’da “fonksiyonel gıda” adı verilmiştir. Bal, arı sütü, polen, propolis gibi arı ürünleri, insanlığın ilk çağlarından beri beslenme, sağlığın korunması ve hastalıkların tedavisi amacıyla kullanılmaktadır. Bu nedenle birçok arı ürünü hem fonksiyonel gıda olarak değerlendirilmekte hem de son yıllarda ön plana çıkan apiterapinin temelini oluşturmaktadır. Sağlık Bakanlığı tarafından 2014 yılında yayınlanan “Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları” yönetmeliğinde apiterapi alanında sekonder immün yetmezliklerinde immün destekleyici olarak değerlendirilen propolisin yapılan çalışmalarda antibakteriyel, antifungal, antiviral, antitümoral ve antioksidan aktivite gibi biyolojik özellikleri belirlenmiştir. Propolis bal arıları tarafından bitkilerin yaprak, gövde, tomurcuk gibi farklı kısımlarından toplanan salgıların enzimler ve bal mumu gibi maddeler ile birleştirilmesi sonucunda ürettikleri reçinemsi maddedir. Propolisin kimyasal bileşimi oldukça karmaşıktır. Dünyadaki farklı propolis örneklerinde polifenoller (flavonoidler, fenolik asitler ve bunların esterleri), terpenoidler, steroidler ve amino asitler gibi 600'den fazla bileşen tanımlanmıştır. Bununla birlikte, çalışmalar propolisin biyolojik ve farmakolojik özelliklerini yüksek flavonoid içeriğine bağlamaktadır.
Devamı »Keten Tohumu Ve Sağlığa Etkileri
Keten tohumu bitkisi genellikle Akdeniz ikliminde yani ılıman iklimde yetişen uzun boylu bir bitkidir. Dünyanın serin bölgelerinde yetiştirilen bir gıda ve lif mahsulüdür. Gösterişli mavi çiçekleri vardır.Bu çiçeklerin içindeki tohumlarda 2-3 tane bulunan esmer minik taneler keten tohumlarıdır.Son yıllarda sık sık adından söz edilen keten tohumu Mısırlılardan beri tarımı …
Devamı »Dirençli Nişasta ve Sağlık Üzerindeki Etkileri
Günümüzde tüketicilerin hızlı tüketilebilen gıdalara olan taleplerinin artması diğer taraftan bedensel etkinliklerinin azalması ve yanlış beslenme alışkanlıkları sonucu; kalp damar hastalıkları, sindirim sistemi hastalıkları, aşırı şişmanlık, diyabet ve barsak hastalıkları gibi bazı sağlık problemleri artış göstermiştir (Burdurlu & Karadeniz, 2003). Enzime dirençli nişasta (EDN) kavramının ortaya …
Devamı »