Hangi soruya cevap arıyorsun?
D vitamini eksikliği ve yetersizliği birbirinden farklı terimlerdir. Ve farklı raporlar bu terimleri şöyle tanımlamıştır:
- WHO (Dünya Sağlık Örgütü) ‘ne göre serum D Vitamini düzeyi;
- <10 ng/ml veya 25 nmol/L ise D vitamini eksikliği,
- <20 ng/ml veya 50 nmol/L ise D vitamini yetersizliğidir.
- Birleşik Amerika Endokrin Topluluğu’na göre serum D Vitamini düzeyi;
- <20 ng/ml veya 50 nmol/L ise D vitamini eksikliği,
- 21-29 ng/ml veya 52.5-72.5 nmol/L ise D vitamini yetersizliğidir.
Ancak şu an için D vitamini eksikliği ve yetersizliğini tanımlamada, serum D vitamininin hangi düzeylerinin kullanılacağı konusunda net bir ortak görüş bulunmamaktadır.
D Vitamini Eksikliğinin Sağlığa Etkileri Nelerdir?
D vitamini vücutta birçok mekanizmada önemli role sahiptir. Aktif hale gelmesinin ardından özellikle kalsiyum dengesinde etkileri olan D vitamini, eksikliği ile birlikte birçok olumsuz etkisi de olan önemli bir vitamindir.
Diyabet
Diabetes Mellitus (DM) insülin hormonun yetersizliği, yokluğu ve /veya eksikliği sonucu oluşan bir metabolizma hastalığı olup beraberinde birçok komplikasyonun eşlik edebildiği ve bu komplikasyonlara bağlı organ ve işlev kaybına sebep olan, yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen kronik bir hastalıktır.
D vitamini, pankreasta beta hücreleri üzerinde stokinlerin neden olduğu hücre harabiyetini engeller. Ayrıca insülin salınımını uyarır. Pankreas dokularında, özellikle insülin sentezleyen beta hücrelerinde ve immün sistemin çeşitli hücre tiplerinde bulunmaktadır. D vitamini eksikliği durumunda diyabet hastalığı riski artabilir.
Hipertansiyon
Hipertansiyon, takip ve tedavi edilmediğinde hastanın çeşitli organ sistemlerinde hedef organ hasarı oluşturan, kan basıncı düzeyinin 140/90mmHg’nın üzerinde olmasıdır. Hipertansiyon için yaş, cinsiyet, kalıtım, şişmanlık, diyabet, aşırı tuz tüketimi, fiziksel aktivitelerin azlığı, alkol tüketimi, stres birer risk faktörüdür. D vitamini ve hipertansiyon ise; D vitamini kan basıncının düzenlenmesinde sorumlu olan renin-anjiyotensin sisteminde rol oynar. D vitamini eksikliği sonucunda bu sistemde yaşanan aksaklıklar tansiyonun yükselmesine dolayısıyla hipertansiyona sebep olmaktadır.
Kardiyovasküler hastalıklar
D vitamininin kalp damar sisteminde önemli yararları vardır. Damarlarda köpük hücre oluşumunu ve makrofajların kolesterol alımını inhibe eder, lenfositlerden salınan sitokinlerin inhibisyonu ile endotel hücrelerinde adhezyon moleküllerinin üretimini baskılayarak ateroskleroza karşı koruma sağlamış olur. D vitamini eksikliği durumunda vücudumuzu bu korumadan mahrum etmiş oluruz.
Enfeksiyon hastalıklar ve bağışıklık sistemi
D vitamini hem doğal hem de kazanılmış immünitede önemli rol oynar. D vitamini yetersizliği ile enfeksiyon hastalıklar arasındaki ilişkinin en belirgin tüberküloz hastalığı üzerinde gösterilmektedir. Serum 25(OH)D düzeylerinde düşüklük ile tüberküloza yatkınlık arasında kuvvetli bir ilişki olduğu, intrasellüler tüberküloz basilinin öldürülmesinin sağlanmasında D vitamininin önemli olduğu çeşitli çalışmalarda gösterilmiştir.
Öneriler
- D vitamini eksikliği ve yetersizliğinin tanımlanmasında ortak bir düşünce yoktur ancak her kurum veya hastanenin kendi için belirlediği benzer referanslar bulunmaktadır.
- Sağlıklı ve dengeli beslenmede besinlerle alınan D vitamini miktarı D vitamini eksikliğini giderecek düzeyde olmayıp en önemli kaynağı olan güneş ışınlarından faydalanmak gerekir. Çünkü D vitamini güneş ışınları ile ciltte sentezlenmektedir.
- Ancak güneşlenme süresi ve zamanına dikkat edilmelidir, aksi takdirde sağlık bulayım derken sağlığınızdan olmayasınız.
- D vitamini eksikliği birçok hastalık için risk faktörüdür. Tedavisi için lütfen hekiminize başvurun.
Fatma Özçelik
Kaynakça Aykal G, Cerit N, Tekeli ŞÖ, Ellidağ HY, Yılmaz N. “Ameliyathane personelinde D Vitamini eksikliği ve yetersizliği prevalansı” Türk Klinik Biyokimya Dergisi 2016; 14(1): 18-25 Heaney RP, Holick MF. “Why the IOM recommendations for vitamin D are deficient.” J Bone and Miner Res 26 (2011):455–7. Park S, Ham JO, Lee BK. “A positive association of vitamin D deficiency and sarcopenia in 50 year old women, but not men.” Clin Nutr 33, (2014):900–5. Yalçın GS. “Yeni Tespit Tip 2 Diabetes Mellituslu Hastalarda Pankreas Beta Hücre Rezervinin Değerlendirilmesi.” Uzmanlık Tezi, T.C. Sağlık Bakanlığı Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İstanbul, 2004 Güngör N, “Vitamin D ve Diyabet” Türkiye Klinikleri Journal Pediatri Science;8(2), 2012:91-6 Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği, Hipertansiyon Tedavi Kılavuzu ve Yaşam Tarzı Önerileri. http://www.turkendokrin.org/files/pdf/Hipertansiyon.pdf Erişim tarihi: 01.01.2018 Ekmekçi ÖB, Donma O, Aydemir A, Özdemir S, Bağrıaçık N. “Hipertansif diyabetik bireylerin plazma anjiotensin dönüştürücü enzim aktivitesi ile plazma ve eritrosit çinko düzeyleri.” Turkiye Klinikleri J Med Sci, 22(6), 2002:553-556. Wacker M, Holick M. “Vitamin D-effects on skeletal and extraskeletal health and the need for supplementation.” Nutrients 5(1), 2013:111-148. Liu PT, Stenger S, Li H, Wenzel L, Tan BH, Krutzik SR. “Tool-like receptor triggering of a vitamin D-mediated human antimicrobial response.” Science 311, 2006: 1770-1773.