Hangi soruya cevap arıyorsun?
Bariatrik cerrahide her birey ve her operasyon tektir, kişiye özeldir. Bu nedenle bariatrik cerrahide başarı elde etmek multidisipliner bir çalışma ve ekip işini gerektirir. Bariatrik cerrahide uygulanan operasyonlar besin alımını kısıtlayıcı, besin alımını engelleyici ve bu ikisinin birlikte kullanılmasından oluşan yöntemlerdir.
Bariatrik Cerrahinin Doğuşu
Obezite; medikal ve cerrahi olmak üzere iki yöntemle tedavi edilebilmektedir. Medikal tedavide diyet-davranış değişikliği, düzenli fiziksel aktivite, ilaçlar ve hormonlar yer almaktadır. Tek başına medikal tedavi ile önlenemeyen obezite ise bariatrik cerrahinin doğuşunu gerçekleştirmiştir. Bariatrik cerrahinin amacı, emilim bozukluğuna yol açarak ya da besin alımını kısıtlayarak kilo kaybını sağlamaktır.
Bariatrik Cerrahi Hangi Durumlarda Uygulanabilir?
BKİ>40 kg/m2 olması ya da BKİ>35 kg/m2 beraberinde, tip 2 DM, hipertansiyon, uyku apnesi, hiperlipidemi, reflü gibi komorbidite varlığı, cerrahi öncesi medikal tedavilerde başarısız olunması, psikolojik durumun
stabil olması, aile ve çevre desteğinin yerinde olması, alkol ve madde bağımlılığının olmaması, hastanın yapılacak uygulama hakkında tam bilgi sahibi olması şeklinde sıralanmaktadır.
Bariatrik Cerrahi Operasyonlarında Preoperatif/Postoperatif Dönemde Neler Yapılmalı
Preoperatif Dönem
Operasyon öncesi dönemde ilk aşamada yapılması gereken şey; hastaların beslenme öyküsünün ayrıntılı olarak alınmasıdır. Alkol kullanımları, günlük enerji alımları, günlük beslenme örüntüleri, alışkanlıkları, fiziksel aktivite durumu, klinik laboratuvar ve antropometrik değerlendirmeleri
kaydedilmelidir. İkinci aşamada hastalara verilecek beslenme eğitimi planlanmalı ve uygulanmalıdır. Üçüncü aşamada operasyon sonrası beslenme durumu takibinin ve diyette gereken düzenlemelerinin yapılması, dördüncü aşamada biyokimyasal verilerin düzenli takibi ve beşinci aşamada vitamin-mineral takviyesinin sağlanması gelmektedir. Hastalara operasyondan en az 6 ay önce eğer kullanıyorlarsa sigarayı bırakmaları tavsiye edilmelidir.
Postoperatif Dönem
Operasyon sonrası beslenmede ilk olarak; dumping sendromunun, reflünün veya çok erken doygunluk hissinin oluşmaması için aşamalı ve sağlıklı diyetlerin planlanması, ikincil olarak ise hızlı iyileşmenin
gerçekleşmesi; kas kütlesi kaybının ve eksikliklerin önüne geçmek için yeterli proteinin ve yeterli hidrasyonun sağlanması amaçlanmalıdır. Bariatrik cerrahinin türü ne olursa olsun operasyon sonrası dönemde tüm hasta diyetlerine; ameliyat öncesi ve sonrası kan parametreleri, beslenme davranışları, besin toleransları, sınırlı besin alımları gibi durumlar göz önünde bulundurularak seçilecek vitamin mineral destekleri eklenmeli ve bunun takibi ömür boyu sürdürülmelidir.
Uzun ve Kısa Dönemde Bireylerde Oluşabilecek Komplikasyonlar
Kısa dönem komplikasyonları bulantı, kusma, dehidratasyon, diyare, konstipasyon, besin intoleransları ve dumping sendromudur. Bulantı
ve kusma hemen hemen tüm hastalarda aşırı yemek yemeye çalışmak ve yiyeceklerin büyük miktarlarda yutulması sonucunda görülür. Sık kusmalar ve besin alımının azalması da dehidratasyonla sonuçlanabilir.
Bu yüzden hastalara az az, sık sık, küçük lokmaları çok çiğneyerek yemek yemek, gün içinde tek seferde fazla miktarda sıvı alımı yerine, yudum yudum (30’ar mL) su içmek ve su içmek için susamayı beklememek önerilmektedir. Hastalara diyetlerine her seferinde yeni bir yiyecek eklemeleri, bu süreçte tolerans gösteremedikleri yiyecekleri tüketmemeleri
önerilmektedir. Aşırı şekerli ve yağlı yiyecekler dumping sendromunu tetiklediği için hastaların diyetlerinde bu türden gıdalara yer verilmemelidir.
Uzun dönem komplikasyonları genelde; protein ve yağ gibi makro; vitamin-mineraller gibi mikro besin ögesi yetersizlikleri ve enerji yetersizlikleridir. Ameliyattan sonra çeşitli nedenlerden kaynaklanan yetersiz protein ve enerji alımı, besin ögelerinin yetersiz emilimi gibi nedenlerden protein-enerji malnutrisyonu (PEM) sık görülen komplikasyonlardandır. Vitamin ve mineral eksiklikleri postoperatif dönemde birçok hastanın porsiyon boyutları anlamlı şekilde azaldığı, özellikle kırmızı et ve çiğ sebzelere karşı besin intoleransları gelişebildiği ve kusma-bulantı durumları sıklaştığı için tüm cerrahi türlerinde gözlenmektedir. Cerrahi sonrası karşılaşılabilen bir başka uzun dönem komplikasyonu da tekrar vücut ağırlığı kazanımıdır. Özellikle ameliyattan sonraki 2-5 yılları arasında tekrar vücut ağırlığı kazanımı riski yüksektir.
Bariatrik Cerrahide Hasta Üzerinde Beklenen Etkiler
Cerrahi tedavide hastalarda morbid obezitenin tedavisi hedeflenmektedir. Temel hedef kilo kaybını sağlamaktır. Bunun yanında glisemik kontrolün sağlaması ile birlikte diyabet hastalarında kan şekeri dengesinde iyileşmeler gözlenmiştir. Operasyon sonrasında uyku kalitesinde ve düzeninde olumlu anlamda iyileşmeler oluşmuştur. Vücuttaki yağ kaybındaki azalma ile birlikte hareketteki kısıtlamalarda azalma, hayat kalitesinde artış meydana gelmiştir. Bunun yanında bireylerin vücudunda oluşan fiziksel anlamdaki iyileşme hastalardaki ruhsal durumu olumlu etkilemektedir.
Bir Diyetisyen Olarak Bu Süreçte Hastalara Verilebilecek Tıbbi Beslenme Önerileri Nelerdir?
- Tokluk hissinin oluşması ve bulantı-kusmanın engellenmesi için öğünler en az 20 dakikada tüketilmelidir.
- Günde 3-6 öğün şeklinde beslenilmelidir.
- Öğünler atlanmamalı ve düzenli olarak tüketilmelidir.
- Çay, kahve, kola gibi kafeinli ve asitli içecekler dehidratasyona neden olduğu için sınırlandırılmalıdır.
- Hastalar yemeklerden 30 dakika önce ve sonra su veya sıvı besinleri tüketmemelidirler.
- Doygunluk hissedildiği zaman yeme içme sonlandırılmalıdır.
KAYNAKÇA
Alphan MET, Baş M, Baysal A, Kutluay TM, Kızıltan G,
Pekcan G. Hastalıklarda beslenme tedavisi. İkinci Baskı.
Alphan MET, editör. Ankara: Hatiboğlu Yayınları; 2014.
ss 1045.
Serter R. Obezite atlası. Ankara: Karakter Color
Basımevi; 2004. ss 136.
Açıkgöz AÖ. Morbid obezite cerrahisi geçiren hastalarda
zor havayolu insidansı ve eşlik eden hastalıklar
[Uzmanlık Tezi]. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi,
Ankara; 2014.
Karthikeyan G, Nataraj M. Microalbuminuria among
obese and non-obese individuals: a case control study.
Int J Adv Med. 2019;6(3):717-21.
Włodarczyk M, Nowicka G. Obesity, DNA damage, and
development of obesity-related diseases. Int J Mol Sci.
2019;20(5):1-18.
Deveci E. Obezite cerrahisi adayı olan ve olmayan
obez bireylerde yeme özellikleri, beden bölgesinden
hoşnutsuzluk, tedavi motivasyonu ve psikopatolojinin
değerlendirilmesi [Yüksek Lisans Tezi]. İstanbul
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul; 2013.