Hangi soruya cevap arıyorsun?
Irritabl Bağırsak Sendromu (IBS) Nedir?
Irritable bağırsak sendromunun (IBS) nedeni tam olarak bilinmemekle beraber, kronik karın ağrısının öne çıktığı ve bağırsak alışkanlıklarında değişimin seyrettiği bağırsağın fonksiyonel bir hastalığı olarak tanımlanmaktadır. ”Irritabl kolon sendromu”, ”spastik kolon”, ”nervöz kolon” ve ”huzursuz bağırsak sendromu” gibi farklı isimleri vardır. Dünyada görülme oranı %5-20 oranında iken Türkiye’ de ise bu oran %6.3-27′ dir. IBS’nin ortaya çıkmasında bağırsak florası, psikolojik etmenler, genetik faktörler ve diyet rol oynamaktadır.
IBS’ ye Ait Risk Faktörleri Nelerdir?
Bazı durumlar IBS için risk faktörü olabilmektedir. Bunlar şu şekildedir:
- Kadın olmak
- Östrojen kullanımı
- Uzamış gastroenteritler
- Antibiyotik kullanımı
- Gıda intoleransları
- Kötü yaşam şartları
IBS’ nin genç yaşlarda daha sık ortaya çıktığı ifade edilse de son zamanlarda orta ve ileri yaşlarda da görülmektedir.
IBS Kendini Nasıl Belli Eder?
IBS’ ye ait öne çıkan ilk belirti karın ağrısıdır. Ağrının yeri genelde belli değildir. Yemek sonrası ağrı şiddetinde artma olmakla birlikte defekasyonla rahatlama gözlemlenir. Aynı zamanda ağrıya gece rastlanmamaktadır. Belirtilerden bir diğeri ise dışkılama düzeninde değişiliklerin olmasıdır. Kimilerinde ishal durumu yaygın iken kimisinde kabızlık ön plandadır. Aynı zamanda kabızlık ve ishale birlikte rastlamakta mümkündür. Dışkılama sırasında da mukus sekresyonu artmıştır. Halsizlik, karın şişkinliği, gaz, hazımsızlık, baş dönmesi, saldırganlık, nefret ve depresyon da diğer belirtileri oluşturmaktadır. Bulgular kişiden kişiye değişiklik göstermekle beraber genel olarak bu şekildedir.
IBS İçin Tanı Kriteri Var Mıdır?
Bir kişiye IBS tanısı koyulabilmesi için bazı koşulların varlığı gerekmektedir. Bunun için kriterler ”defekasyon sonrası rahatlama”, ”dışkı sıklığında değişme” ve ”dışkı şeklinde değişme’‘ olarak belirlenmekle beraber şikayetlerin tanıdan en az 6 ay önce başlamış olması gerekir ve son 3 ayda haftada en az 1 gün tekrarlayan karın ağrısı ve diğer kriterlerden 2 veya daha fazlası bu duruma eşlik etmelidir.
IBS’ nin Tedavisi Nasıldır?
IBS’ ye ait bilinen net bir tedavi kürü mevcut değildir. Hasta eğitimi, psikososyal tedavi, ilaç tedavisi ve diyet tedavinin bütününü oluşturur. Tedavideki amaç hastaya ait semptom ve endişeleri azaltmaktır.
IBS’nin Tıbbi Beslenme Tedavisi Nasıl Olmalıdır?
IBS’ de tıbbi beslenme tedavisi, tedavinin önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Amaç;
- yeterli besin alımını sağlamak
- spesifik semptomlara göre diyeti düzenlemek
- besinlerin semptom yönetimindeki öngörücü rollerini açıklamaktır.
Diyet tedavisi hastanın yaşadığı semptomlara göre düzenlenmeli ve semptomlara ilişkin besinler diyetten çıkarılmalıdır. Bu durumlarda yaygın olarak eliminasyon diyetlerine başvurulur. Ek olarak, yapılan çalışmalar; düşük fodmap diyeti, posa alımı, probiyotik ve prebiyotikler ve D vitaminin IBS için önemli olduğunu vurgulamaktadır.
Düşük FODMAP Diyeti
Düşük FODMAP diyetinin temelinde fermente edilebilen oligosakkaritler, disakkaritler, monosakkaritler ve poliolleri içeren besinlerin miktarının azaltılması yatmaktadır. Bu ögelerini içeren besinlerin hepsi kısa zincirli karbonhidratları oluşturur, zayıf absorbe olurlar ve yüksek oranda fermente edilirler. Fazla tüketildikleri takdirde sindirilememe veya emilememe gibi problemlere bağlı olarak bağırsak bakterileri tarafından fermente edilmeleri nitrojen ve hidrojen gazlarını ortaya çıkararak gaz, spazm, karın ağrısı ve diyare gibi sonuçları ortaya çıkarır. Bu durumda diyette ”düşük FODMAP diyeti” tedavinin önemli bir parçası haline gelmektedir.
FODMAP’ ten zengin olan ve IBS’ de elimine edilmesi gereken besinler aşağıdaki tabloda verilmiştir.
Meyve | Sebze | Protein Kaynakları | Ekmek ve Tahıllar | Süt ve Süt Ürünleri | Poliolller |
Elma | Enginar | Baklagiller | Buğday | Süt | Bal |
Kayısı | Kuşkonmaz | Kaju | Arpa | Süzme peynir | Fruktoz |
Kiraz | Karnabahar | Çavdar | Krema | Sorbitol | |
Böğürtlen | Sarımsak | Dondurma | Mannitol | ||
Mango | Mantar | Yoğurt | Ksilitol | ||
Nektarin | Taze/kuru soğan | Tatlandırıcılar | |||
Şeftali | Bezelye | ||||
Erik | |||||
Karpuz |
FODMAP’ ten zengin besinler 4-6 hafta süresince diyetten çıkarılır. Şikayetlerdeki azalmalara bağlı olarak her gün bir tane FODMAP içeren besin diyete eklenerek belirtiler takip edilir. Hastaların verdikleri yanıtlara göre diyet tekrar düzenlenir. FODMAP kısıtlamasının IBS’ yi tedavi etmediği ancak destek sağladığı düşünülmektedir. Ek olarak Fodmap diyetini uygulayan hastalarda posa, folat, kalsiyum, çinko, D ve B vitaminlerinin alımı kısıtlanmış olmaktadır. Buna bağlı olarak kabızlık görülebilmektedir.
IBS hastalarının tüketebileceği alternatif besinler aşağıdaki tabloda verilmiştir.
Meyve | Sebze | Protein Kaynakları | Ekmek ve Tahıllar | Süt ve Süt Ürünleri | Polioller |
Muz | Havuç | Dana eti | Esmer buğday | Laktozsuz süt | Glikoz |
Yaban mersini | Patates | Kuzu eti | Yulaf | Pirinç sütü | |
Kavun | Biber | Tavuk eti | Mısır | Tereyağı | |
Greyfurt | Patlıcan | Fıstık | Pirinç | ||
Üzüm | Domates | Ceviz | Kinoa | ||
Limon | Salatalık | Yumurta | |||
Mandalina | Ispanak | ||||
Çilek | Kabak | ||||
Ahududu | Marul |
IBS Ve Posa
Diyet posası; insan vücudunun sindiremediği, emilimini yapamadığı, enerjiye dönüşmeyen kullanılmadan vücuttan atılan kompleks karbonhidratlara verilen isimdir. Psyllium çözünür posadır ve IBS semptomlarına iyi geldiği bilinmektedir. Diğer diyet liflerinin İBS’de faydalı etki gösterdiğine dair kanıtlar yetersiz olarak ifade edilmiştir.
IBS Ve D Vitamini
D vitaminin %80 güneş ışığından, geriye kalanı diyetle alınmaktadır. Bitkilerde ergokalsiferol (vit. D2), hayvanlarda kolekalsiferol (vit. D3) şeklinde alınabilmektedir. Diyette en çok balık, karaciğer ve yumurta sarısında bulunmaktadır.
Vitamin D reseptörleri bağırsak eksprese olurlar ve bağırsak fonksiyonlarını ve IBS semptomlarını etkileyebilirler. Ayrıca IBS semptomlarını şiddetlendiren depresyon, D vitamini eksikliği durumunda daha yaygın olarak görülmektedir. Tüm bu mekanizmalar göz önünde bulundurulduğunda Vitamin D suplementinin IBS semptomlarını iyileştirmede etkili olabileceği düşünülmektedir.
Yazar: Aslınur Okumuş
Kaynakça
Akyüz, F. ( 2016). Irrıtabl Barsak Sendromu. Güncel Gastroenteroloji 20/4 , 415-419.
Çelebi, F., & Akbulut, G. (2015). Barsak Hastalıklarında Güncel Diyet Yaklaşımı: FODMAP İçeriği Düşük Diyet. Turkiye Klinikleri J Gastroenterohepatol , 43-51.
Ede, E., & Yoldaş İltaç, H. (2019). İrritable Bağırsak Sendromunda Güncel Diyet Yaklaşımları. İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi , 1-6.
Dabak, R. Irrıtabl Barsak Sendromu. Turkish Family Physician.
Halmos, E. P., Power, V. A., Shepherd, S. J., Gibson, P. R., & Muir, J. G. (2014). A Diet Low in FODMAPs Reduces Symptoms of Irritable. American Gastroenterological Association , 67-75.
Özdemir, M., & Perktaş, G. (2016). Irrıtabl Barsak Sendromunda Diyet. Güncel Gastroenteroloji 20/3 , 275-277.
Saygın, D. G., & Bilgin Dumlu, G. (2018). Irritabl Barsak Sendromunda Güncel Beslenme Tedavisi. Uluslararası Hakemli Beslenme Araştırmaları Dergisi , 117-147.
Ünal, H. Ü. (2012). Irrıtabl Barsak Sendromu. Güncel Gastroenteroloji Dergisi 16/3 , 213-217.
Yılmaz, B., & Akbulut, G. (2017). İrritabl Bağırsak Sendromuna Güncel Bakış. Beslenme ve Diyet Dergisi , 276-284.
Yurdakul, İ. (2001). Irrıtabl Barsak Sendromu. Gastrointestinal Sistem Hastalıkları Sempozyumu, (s. 83-92). İstanbul.
Böylesine ne menem bir rahatsızlığı kolay anlaşılır bir anlatımla akıcı , okurken danışanlarınıza;
sanki “evet bu da var, evet bu da oluyor “ dedirtircesine Doğallık buldum yazınızda !… tam da bu değil mi İBS…
Bilinmezlikle dolu , bir o kadar da herkes biliyor !…
Emeğinize sağlık , başarılar dilerim !..