Başlangıç / Beslenme Tavsiyeleri / Omega-3 Yağ Asidinin Önemi ve Alzheimer ile İlişkisi Nedir?

Omega-3 Yağ Asidinin Önemi ve Alzheimer ile İlişkisi Nedir?

  İnsan vücudunun sağlıklı şekilde gelişmesi, çalışması ve hastalıklardan korunması için beslenmenin önemi son yıllarda giderek daha da üzerinde durulan bir konu haline gelmiştir. Yağlar insan beslenmesi için gerekli olan en önemli unsurlardan biridir.

  Anahtar kelimeler: Omega-3 , balık yağı, n-3 yağ asidi, Alzheimer hastalığı, EPA, DHA, Linoleik asit, Demans, keten tohumu, somon balığı

Omega -3 Yağ Asidi Nedir?

  Omega-3 yağ asidi yıllardır üzerinde araştırmalar yapılan, son derece önemli bir yağ asidi kaynağıdır.

  Bu yazımızda omega-3 yağ asidini ve Alzheimer hastalığı ile olan ilişkini inceleyeceğiz.

Omega-3 Yağ Asidi Tanımı Nedir?

  Birden fazla çift bağ içeren çoklu doymamış yağ asidi olan omega-3, insanlar tarafından sentezlenemediğinden, gıdalarla alınması zorunlu olan bir yağ asidi çeşididir. Bu yağ asitleri “esansiyel” olarak kabul edilmekte ve gıda ile alınmaları sağlıklı beslenme açısından büyük önem taşımaktadır.

Omega-3 Kaynakları Nelerdir?

  Omega-3 yağ asidi olarak sınıflandırılan alfa-linoleik asit belirli bitkisel yağlar (keten tohumu yağı, ceviz yağı), deniz planktonları ile tohumlar, yeşil yapraklı sebzeler, fasülye ve kabuklu yemişler, çinekop, uskumru, alabalık, ringa, ton ve somon balıkları gibi yağlı balıklarda bulunur. Balık yağı omega-3 yağ asitleri olan  EPA ve DHA’nın tek kaynağıdır.

Omega-3 Faydaları Nelerdir?

  Diyetle birlikte omega-3 yağ asitlerini almanın kanser ve kalp-damar hastalığı riskleri ile LDL kolesterolü azalttığı, eklem ve kas ağrılarını azalttığı ve AIDS’in önlenmesinde yararlı olabileceği bildirilmiştir.

  Aynı zamanda omega-3, diyabetli hastalarda glisemik kontrolün sağlanmasında olumlu etkilere sahiptir. Kadınların diyetinin omega-3 yağ asitleri ile desteklenmesi hamilelik kalitesini artırmakta, menstrual şikayetleri ve menapoz etkilerini azaltmaktadır.

  Omega-3 aynı zamanda depresyon ve Alzaimer risklerini düşürmekte, hafızayı güçlendirmekte ve şizofreni hastalarının şikâyetlerini azaltmaktadır.

  Omega-3 yağ asitlerini diyetle, ya da diyet desteği olarak (kapsül veya mikroenkapsül şeklinde) alınabilir.

Omega-3 Eksikliğinde Neler Olur?

  • Yorgunluk
  • Kuru veya kaşıntılı cilt
  • Kırılgan saçlar ve tırnaklar
  • Kabızlık
  • Sık sık soğuk algınlığı
  • Depresyon
  • Unutkanlık
  • Fiziksel güçsüzlük
  • Eklem ağrıları görülebilir.

Omega-3 Yağ Asidinin Alınması Gereken Miktarı Nedir?

  EPA ve DHA’nın  yararları nedeniyle ve eksikliğindeki ciddi sonuçlardan dolayı  ABD Ulusal Sağlık Enstitüsü;

  • EPA-DHA günlük alım miktarını 650 mg
  • Alfa-linoleik asit günlük alım miktarını 2.22 g önerilmektedir.
  • Ulusal bilimler akademisine göre günlük linoleik asit alımı erkeklerde 1.6 g, kadınlarda 1.1 g olarak önerilmektedir.
  • Günlük alınması gereken toplam linoleik asit alımı yaklaşık 3-4 gramdır. 

Omega-3 Besinlerden Nasıl Karşılanır?

  2 yemek kaşığı keten tohumu 3.5 g omega-3,113 g somon 1.5 g omega-3 içerir. Araştırmalara göre haftada 2 kere kızarmış olmayan balık özellikle somon, ton balığı ve halibut, kandaki omega-3 düzeyini önemli ölçüde artırmak için yeterli olabilmektedir. Koroner kalp hastalığı olan hastalara ise günlük 1 g EPA ve DHA(kombine) önermektedir.

  Balık tüketemeyen bireylere balık yağı takviyesi önerilir( Kapsül kullanma kararı bir hekime danışılarak verilmelidir.). Omega-3 yağ asitleri gereksinimini karşılamak için günde 3 defa 1 gr balık yağı kapsülü yeterlidir.

Omega-3 Alımında Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar Nelerdir?

  Balık yağı tüketmenin en yaygın yan etkisi mide barsak rahatsızlıkları ve bulantıya neden olabilen balıksı aromadır. Diğer yandan, bazı balıklar metil cıva ve diğer kontaminantları içerebilir, dolayısı ile balık yağı ve diyet takviyelerini güvenilir ve kanunlara uygun üretim yapan firmalardan almak gerekli olmaktadır. Kanama bozuklukları olan  ve kan sulandırıcı alan kişilerin omega-3 desteği almadan önce bir hekime danışması gerekmektedir.

Omega-3 Yağ Asidi Alımının Alzheimer Hastalığı İle İlişkisi Nedir?

  Alzheimer hastalığı kronik nörodejeneratif bir hastalıktır ve ana demans(bunama) türüdür.

  Yapılan çalışmalarda Alzheimer hastalığı ve beslenme arasındaki ilişki koroner kalp hastalıkları ve beslenme arasındaki ilişki ile benzer bulunmuştur.

  Doymuş yağ asitleri, yüksek enerjili diyet, fazla alkol tüketimi Alzheimer ve demans riskini artırmakta, antioksidantlar ve omega-3 yağ asitleri ise Aizheimer’a karşı koruyucu etki sağlamaktadır.

  Alzheimer gelişim riskinin doymuş yağ tüketimi fazla olan bireylerde düşük olanlara kıyasla daha yüksek olduğu yapılan epidemiyolojik çalışmalarla da gösterilmiştir. Ayrıca yapılan araştırmalarda orta yaşlarda kolesterol düzeyindeki yüksekliğin ileri yaşlardaki Alzheimer hastalığı riskini artırdığı da görülmüştür.

  Balık, sebze ve meyvelerde yüksek oranda bulunan ve antioksidan özellik taşıyan uzun zincirli doymamış yağ asidi alımının Alzheimer hastalığı riskini, hafif kognitif yıkımı ve yaşla ilişkili kognitif etkilenmeyi azalttığı bildirilmiştir.

  Günlük beslenmede hidrojene edilmiş yağ ( ör. Margarin) ile doymuş yağ tüketiminin düşük düzeyde, bitkisel kaynaklardan alınan çoklu doymamış yağ asitlerinin ve balıktan alınan omega-3 çoklu doymamış yağ asitlerinin ise yüksek düzeyde tutulmasının demans riskini azalttığı kanıtlanmıştır.

Uzun zincirli omega-3 yağ asitleri normal beyin gelişimi için önemlidir.

Alzheimer hastalığı olan hastaların beyinlerinde omega-3 yağ asitleri düzeyi azalmaktadır.

Biyolojik çalışmalar, omega-3 yağ asitlerinin kan akışını düzenleyerek, iltihabı azaltarak bilişsel düşüşün önlenmesinde öncelikli rol oynadığını bildirmiştir.

İnsanlarda gözlemsel çalışmalardan elde edilen kanıtlar, yaşlanma ile bilişsel düşüşü azaltmak için uzun zincirli omega-3 yağ asitlerinin tüketimini desteklemek önemlidir.

 Fakat, bugüne kadar yapılan neredeyse bütün klinik çalışmalar gösteriyor ki omega-3 yağ asidi alımı veya desteği , Alzheimer hastalığının ilerleyişinin yavaşlatılmasında veya tedavisinde herhangi bir fayda sağlamamaktadır;  hastalığa yakalanma riskini, demans riskini azaltmada ve bilişsel fonksiyon kayıplarında birincil önlem olarak fayda sağlamaktadır ama hastalık sonrası olumlu yönde bir kanıt yoktur.
Yazar: Gökçe Özdemir

KAYNAKÇA

Bıyıklı, A.E., N.J.G.T.D. Şanlıer, and 62, Alzheimer hastalığı ve beslenme. 65.

Erkan, N.J.J.o.F.c., Türkiye’de tüketilen su ürünlerinin omega-3 (ω-3) yağ asidi profilinin değerlendirilmesi. 2013. 78(2): p. 194-208.

De Oliveira, J.P., et al., Omega-3 effects in patients with Alzheimer's disease/EFEITOS DO OMEGA-3 EM INDIVIDUOS COM A DOENCA DE ALZHEIMER. 2018. 12(76 S2): p. 1078-1087.

Araya-Quintanilla, F., et al., Effectiveness of omega-3 fatty acid supplementation in patients with Alzheimer disease: A systematic review and meta-analysis. 2020.

Turan, H., İ. Erkoyuncu, and D.J.Y.A.B. Kocatepe, Omega-6, omega-3 yağ

asitleri ve balık. 2013. 2: p. 45-50.Karabulut, H.A. and İ.J.S.Ü.D. Yandı, Su Ürünlerindeki Omega-3 Yağ Asitlerinin Önemi ve Sağlık Üzerine Etkisi. 2006. 23(3): p. 339-342.

 

 

Hakkında: besinler

Amacımız sizlere beslenme ile alakalı en doğru ve en güncel bilgileri aktarmak. Bu yolda emek veren tüm yazarlarımıza sizler adına sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bizleri sosyal medyada takip etmeyi unutmayın.

Buna da bakın

PCOS VE BESLENME

Polikistik Over Sendromu (PKOS) Nedir? İlk önce PCOS nedir? Hangi bireylerde daha sık görülür? Hastalığın …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.